Tetik parmak veya literatürde geçen bir diğer isim olan tenosinovit stenosing parmakların (özellikle de başparmağın) herhangi bir hareket esnasında kasılması veya kilitlenmesi olarak tanımlanmaktadır. Tetik parmak hastalığında kilitlenen parmağın eski haline dönmesi oldukça zordur. Kimi zaman acil servislerimize gelen vakalarda bizleri de içinden çıkılmaz bir duruma sokabilmektedir. Parmağın eski haline dönme süreci oldukça ağrılı geçmekte olup tedavi süreci dikkatli bir şekilde yürütülmelidir. Tüm bu sebepler nedeniyle ülkemizin yoğun acil servisleri de düşünüldüğünde özellikle el travmasıyla başvuran hastalarımızda tetik parmak tanısı ayırıcı tanılarımızda mutlaka olmalı ve tanı konulan hastalara doğru tedaviye ulaşmaları açısından gerekli yönlendirmeler yapılmalıdır. Giriş Tetik parmak, etyolojisi kesin olarak bilinmemekle birlikte genellikle fleksör tendonda ve tendon kılıfında inflamasyon ve hipertrofi suçlanmaktadır. A1 pulley seviyesinde gerçekleşen bu travmadaki mekanizma nedeniyle daralma gerçekleşir ve etkilenen parmakta takılma ve fonksiyon kaybı ortaya çıkabilmektedir. Genellikle hastane başvuruları parmakta fleksiyon ve ekstansyon sırasında ağrı ve rahatsızlık hissi nedeniyle olmaktadır. Tedavi edilmediği takdirde bu tabloya parmaklarda kilitlenme şikayeti de eklenebilmektedir. Tetik parmak mekanizması Pulley ve fonksiyonları Pulley nodülleri, fleksör tendon kılıflarının kalınlaşması sonucu oluşan ve bazı eklem fonksiyonlarını yerine getiren yapılardır. Bunlar başlıca fleksiyon ve eklemlerin stabilizasyonunun korunması olarak bilinmektedir. Pulley nodüllerinde görülen hasar böylelikle parmakların motor fonksiyonlarını etkileyebilmektedir1. Parmaklarda A1-A5 olarak isimlendirilen beş adet fleksör tendon pulleyi vardır ve halka (annular) şeklindeki bağ pulleyleri (A) ve çapraz pulleyler (C) yani fleksör tendon pulleylerinden oluşur. Ancak başparmağın sadece A1 ve A2 olarak tanımlanan iki pulley nodülü mevcuttur2. Tetik parmak pulley yapıları A:Annular C:Cruciate Etyoloji Prevalansın genel populasyonda %3 olduğu bilinen tetik parmak aynı zamanda el cerrahisi kliniklerine başvuru nedenleri arasında ise 4. sırada yer aldığı tahmin edilmektedir. Ancak acil servislere başvuruyla alakalı literatürde herhangi bir çalışmaya rastlanılmamş olup sık olmadığı düşünülmektedir. Orta yaşlı kadınlarda ve predispozan bir faktör varlığında tetik parmak hastalığı daha sık görülmektedir1. Diabetes mellitus, kollajen doku hastalıkları, hipotirodizm, de quervain hastalığı, karpal tünel sendromu, renal patolojiler, romatoid artrit ve gut hastalıklarıyla tetik parmak gelişmesi arasında yapılan çalışmalarda anlamlı ilişkiler de bulunmuştur. Bunların haricinde çiftçiler, müzisyenler, sanayi çalışanları ve sporcularda (voleybol, basketbol ve futbol) tetik parmak hastalığı yaygındır3. Tanı Tanı semptomların anamnezde öğrenilmesi ve fizik muayene ile konulmaktadır. Fizik muayenede parmaklarda hareket esnasında görülen takılmalar ve nodüllerde belirginleşme önemli bulgulardır. Tetik parmak hastalığının teşhisi için görüntüleme yöntemleri genellikle gerekmemektedir. Direkt grafi sadece ayırıcı tanı amaçlı ve fraktür şüphesi olması durumunda kullanılır. İnflame olan pulley nodüllerinin etyolojide önemli olduğu bilinmekte olup ultrasonogorafiyle inflamasyon ve nodül düzensizliğinin değerlendirildiği çalışmalar ve klinik yaklaşımlar da mevcuttur4. Tanı konulması sonrası tetik parmak tespit edilen hastalarda evreleme tedavi ve takip açısından oldukça önemlidir. Literatür değerlendirilmesi sonucunda klinik pratikte daha kullanışlı olan Quinnel sınıflandırılması sıklıkla kullanılmaktadır. Bu sınıflandırılmaya göre tetik parmak 4 evrede incelemektedir: Evre 1’de parmak hareketlerindeki akıcılık kaybolur. Evre 2’de parmaktaki kilitlenme yardımsız açılabiliyorken, evre 3’te kilitlenme ancak diğer elin yardımıyla açılabilir. Evre 4’te ise fleksiyon kontraktürü ortaya çıkar5.
Tetik parmak veya literatürde geçen bir diğer isim olan tenosinovit stenosing parmakların (özellikle de başparmağın) herhangi bir hareket esnasında kasılması veya kilitlenmesi olarak tanımlanmaktadır. Tetik parmak hastalığında kilitlenen parmağın eski haline dönmesi oldukça zordur. Kimi zaman acil servislerimize gelen vakalarda bizleri de içinden çıkılmaz bir duruma sokabilmektedir. Parmağın eski haline dönme süreci oldukça ağrılı geçmekte olup tedavi süreci dikkatli bir şekilde yürütülmelidir. Tüm bu sebepler nedeniyle ülkemizin yoğun acil servisleri de düşünüldüğünde özellikle el travmasıyla başvuran hastalarımızda tetik parmak tanısı ayırıcı tanılarımızda mutlaka olmalı ve tanı konulan hastalara doğru tedaviye ulaşmaları açısından gerekli yönlendirmeler yapılmalıdır.
Giriş
Tetik parmak, etyolojisi kesin olarak bilinmemekle birlikte genellikle fleksör tendonda ve tendon kılıfında inflamasyon ve hipertrofi suçlanmaktadır. A1 pulley seviyesinde gerçekleşen bu travmadaki mekanizma nedeniyle daralma gerçekleşir ve etkilenen parmakta takılma ve fonksiyon kaybı ortaya çıkabilmektedir. Genellikle hastane başvuruları parmakta fleksiyon ve ekstansyon sırasında ağrı ve rahatsızlık hissi nedeniyle olmaktadır. Tedavi edilmediği takdirde bu tabloya parmaklarda kilitlenme şikayeti de eklenebilmektedir.
Tetik parmak mekanizması
Pulley ve fonksiyonları
Pulley nodülleri, fleksör tendon kılıflarının kalınlaşması sonucu oluşan ve bazı eklem fonksiyonlarını yerine getiren yapılardır. Bunlar başlıca fleksiyon ve eklemlerin stabilizasyonunun korunması olarak bilinmektedir. Pulley nodüllerinde görülen hasar böylelikle parmakların motor fonksiyonlarını etkileyebilmektedir1.
Parmaklarda A1-A5 olarak isimlendirilen beş adet fleksör tendon pulleyi vardır ve halka (annular) şeklindeki bağ pulleyleri (A) ve çapraz pulleyler (C) yani fleksör tendon pulleylerinden oluşur. Ancak başparmağın sadece A1 ve A2 olarak tanımlanan iki pulley nodülü mevcuttur2.
Tetik parmak pulley yapıları A:Annular C:Cruciate
Etyoloji
Prevalansın genel populasyonda %3 olduğu bilinen tetik parmak aynı zamanda el cerrahisi kliniklerine başvuru nedenleri arasında ise 4. sırada yer aldığı tahmin edilmektedir. Ancak acil servislere başvuruyla alakalı literatürde herhangi bir çalışmaya rastlanılmamş olup sık olmadığı düşünülmektedir. Orta yaşlı kadınlarda ve predispozan bir faktör varlığında tetik parmak hastalığı daha sık görülmektedir1. Diabetes mellitus, kollajen doku hastalıkları, hipotirodizm, de quervain hastalığı, karpal tünel sendromu, renal patolojiler, romatoid artrit ve gut hastalıklarıyla tetik parmak gelişmesi arasında yapılan çalışmalarda anlamlı ilişkiler de bulunmuştur. Bunların haricinde çiftçiler, müzisyenler, sanayi çalışanları ve sporcularda (voleybol, basketbol ve futbol) tetik parmak hastalığı yaygındır3.
Tanı
Tanı semptomların anamnezde öğrenilmesi ve fizik muayene ile konulmaktadır. Fizik muayenede parmaklarda hareket esnasında görülen takılmalar ve nodüllerde belirginleşme önemli bulgulardır. Tetik parmak hastalığının teşhisi için görüntüleme yöntemleri genellikle gerekmemektedir. Direkt grafi sadece ayırıcı tanı amaçlı ve fraktür şüphesi olması durumunda kullanılır. İnflame olan pulley nodüllerinin etyolojide önemli olduğu bilinmekte olup ultrasonogorafiyle inflamasyon ve nodül düzensizliğinin değerlendirildiği çalışmalar ve klinik yaklaşımlar da mevcuttur4.